ANKARA-GÖLLER BÖLGESİ BİSİKLET TURU (16 GÜN 1400 KM)

 

1.GÜN (2 TEMMUZ CUMA-125 km): Saat 06.00 da uyandıktan sonra Okan arkadaşımla Gölbaşı durağında buluşmak üzere evden ayrıldım. Saat 08.00 de bisikletlerimizi EGO’ya atarak Ankara trafiğinden çıkmak için Gölbaşı’na vardık. Kelle-paça çorbamızı içtikten sonra Tuz Gölüne doğru yola koyulduk. Oldukça sıcak (36 C) bir gündü. Biraz yol aldıktan sonra önümüzde giden iki bisikletliye yetiştik. Selamlaştıktan sonra birlikte yola devam ettik. Yabancı olduklarından yolda fazla konuşamadık. Çeşme başında mola verdiğimizde dil sorununa rağmen Umman’lı olduklarını bisikletle Türkiye’yi gezdiklerini belirttiler. Bizde Tuz Gölünde çadır kamp yapacağımızı belirttik. İsimlerinin İssam ve Khalid olduklarını söylediler. Yola devam ederek yemek molası verdik. Yola devam ederek Tuz Gölü mola yerinde çadırlarımızı kurduk. Khalid ocağında fasulyeli makarna yaptı. Oldukça lezzetli idi. Sohbetler ettikten (Arapça, İng.Türkçe, beden dili) iyi geceler temennisiyle çadırlarımıza çekildik.  

 

2.GÜN (3 TEMMUZ C.TESİ- 80 km): 07.00’de uyandık. Okan’ın patlayan lastiğini tamir ettikten sonra çadırlarımızı toplayarak bagajlarımızı yerleştirdik. Yolda benim ve İssam’ın patlayan lastiklerini tamir ettikten sonra yola devam ederek Şereflikoçhisar’ı geçtikten sonra opet lokantada yemek molası verdik. Öğlen sıcağının geçmesi için sohbetler ettik. Lokanta sahibi Cihan’ın arapça bilmesi iletişimi hızlandırdı. Saat 15.00’ te hareket ettik. Yolda fırtınaya yakalandık. Acilen yağmurluklarımızı giyindik. Saat 19.00’da Topakkaya’da petrol tesisine çadır kurduk. Yiyecek bir şeyler atıştırdık. Sohbetler ettikten sonra iyi geceler temennisiyle çadırlarımıza çekildik, fakat yol kenarı olduğu için araç seslerinden pek iyi uyuyamadık.

 

3.GÜN (4 TEMMUZ PAZAR-100 Km ): İyi uyuyamadığımızdan saat 06.00’uyandık. Çadırlarımızı topladık, bagajları yerleştikten sonra Aksaray’a doğru yola koyulduk. Saat 10.00’da Aksaray’a vardık. Yol kenarında kahvaltı yaptıktan sonra Ihlara’ya gidecek olan İssam ve Khalid’den ayrıldık. Konya’ya doğru yol almaya başladık. Saat  13.00’de Sultanhanı’na vardık. Öğle yemeği yedikten sonra Sultanhanı’nı gezdik. Oldukça güzel bir handı. Tekrar yola devam ederek Bozcamahmut’a ulaştık. Çay daveti üzerine tarım aletleri satan dükkanda sohbetler ettik. Sohbet esnasında arkadaşın biri ‘Ben yalnız bir gün yaşadım’ demesi dikkatimizi çekti. Muhtardan izin alarak camii bahçesine çadırlarımızı kurduk. Bakkalda aldığımız yiyeceklerle akşam yemeğimizi yedik. Çamaşırlarımızı yıkadıktan sonra iyi geceler dileğiyle çadırlarımıza çekildik. Radyodaki türküler eşliğinde mışıl mışıl uyuduk.

 

4.GÜN (5 TEMMUZ P.TESİ- 90 km): 06.30’da uyanarak çadırlarımızı topladık, bagajlarımızı yerleştirdikten sonra yola devam ederek tesiste mola verdik. Kelle-paça çorbası içtik. El yapımı ezmesi oldukça lezzetliydi. Yola devam ederek Karatay ilçesi Obruk mahallesine saptık. Obruk ve Hanın fotolarını çekerek tekrar ana yola döndük. Saat 14.00’te Konya’ya ulaştık. Bisiklet yolları oldukça güzeldi. Tüm yerleşimlerde böyle bisiklet yolları olması en büyük dileğimiz. Konya Belediyesine, emeği geçenlere teşekkürlerimizi iletiriz. Zafer pansiyonda yer bulabildik. Ortak kullanımlı bir pansiyondu. Akşam Konya çarşıları gezdikten sonra pansiyona dönerek dışarıdan gelen seslere rağmen uyumaya çalıştık.  

 

5.GÜN (6 TEMMUZ SALI-  90 km ): 08.00’de uyandık. Eşyalarımızı topladıktan sonra pansiyondan ayrıldık. Kahvaltı yaptıktan sonra havası inik olan arka lastiği değiştirerek Beyşehir’e doğru yola koyulduk. Altınapa Barajı kenarında köfte-ekmek molası verdik. 2 saat dinlendikten sonra manzaralı, zemini düzgün, tatlı inişli-çıkışlı yolları aşarak 18.00’de Beyşehir’e ulaştık. Muallim çorbanın nefis yemeklerini tattıktan sonra göl kenarında gezinti yaparken tanıştığımız arkadaş bisiklet derneği olduğunu, dernek başkanının tlf. No verdi. Mustafa Beyle görüştüğümüzde dernekte kalabileceğimizi ve memnuniyet duyacağını ifade ettiler. Derneğin sahildeki şirin yerinde konakladık, dinlendik, sohbet ettikten sonra iyi geceler temennisiyle uyku moduna geçtik.

 

6.GÜN (7 TEMMUZ ÇARŞAMBA-75 km): 08.00’de uyanarak bisiklet evinden ayrıldık. Regülatör çay bahçesinde kahvaltı yaparken dernek başkanı Mustafa Bey geldi. Aynı zamanda Beyşehir belediyesi Kültür Md. Çalıştığını söyledi. Özellikler Eşref Bey Camiini görmemizi istedi. Bizde gerçekten çok güzel olan Eşref Bey Camisini gezdikten sonra Yenişarbademli’ye doğru yol aldık. Yeşildağ Köyüne uğradık. Köy sakinleri ile sohbetler ettikten sonra Kurucuova köyünü geçerek çok küçük bir ilçe olan Yenişarbademli’ye ulaştık. İlçede lokanta olmadığı için tostla öğünümüzü geçirdik. Gıda alışverişi yaparak Melikler Yaylasına (1800 m) doğru tırmanmaya başladık. Saat 21.30’da yaylaya ulaştık. Gece karanlığında yıldızların altında kafa lambası eşliğinde çadırlarımızı kurduk. Hazır yemeklerimizi yedikten, kahvelerimizi içtikten sonra soğuk suyla çamaşırlarımı yıkadım ve duşumu alarak çadırıma çekildim. Yaylada hayvanlar başıboş otluyorlardı. Gece hava oldukça soğudu. Saat 01.00’de iyi geceler temennisiyle radyodaki türküler eşliğinde uyuduk.

 

7.GÜN (8 TEMMUZ PERŞEMBE-60 km): 07.00’de uyandık. Hava oldukça serindi.  Elimizde bulunan yiyeceklerle kahvaltımızı yaptık. Çadırlarımızı ve eşyalarımızı toplayarak bagajlarımızı yerleştirdik. Bisikletleri yaylada bırakarak Pınargözü mağarasına gitmek için 3 km. yürüdük. Türkiye’nin keşfi tamamlanmamış en uzun mağarası ve sıcaklığının +4 C olduğu söyleniyor. Tekrar orman içinden yaylaya dönerek saat 10.30’da yola çıktık. Saat 12.30’ Aksu ilçesine vardık. Aile lokantasında güzel ev yemekleri yiyerek enerji depoladık. Saat 14.00’de Eğirdir’e doğru yola koyulduk. Yılanlı Köyü Camisini fotoğrafladık. Saat 17.00’de Eğirdir’e vardık. Ada turu yaptıktan sonra aile lokantasında yemeklerimizi yedik. Sahildeki öğretmenevi bahçesinde çadır kurabileceğimizi söylediler. Bahçede nişan töreni olduğu için çadırlarımızı tören bittikten sonra saat 23.30’da kurduk. Yorgunluğumuzu gidermek için iyi geceler temennisiyle matlarımıza uzandık.

 

8.GÜN (9 TEMMUZ CUMA-74 km): 07.30’da uyandık. Çadırlarımızı toplayarak bagajlarımıza yerleştirdik. Saat 08.30’da İsparta’ya doğru yola çıktık. 32 km.lik yolu 10.30’da tamamladık. Kahvaltımızı yaptıktan sonra Okan’ın arkadaşı Utku ile görüştük. Sohbet ettikten, şehir merkezini gezdikten sonra Burdur’a doğru kestirmeden yola koyulduk. Saat 16.00’da Burdur’a ulaşarak öğretmenevinde mola verdik. Burdur şehir merkezini yürüyerek gezdikten sonra 20.30’da Burdur’dan ayrılarak Salda Gölüne doğru yola koyulduk. Gece karanlığında ilerlerken bisikletli bir arkadaş biraz ilerdeki petrolde çadır kurabileceğimizi belirtti. İstasyon görevlisinden izin alarak çadırlarımızı kurduk, fakat sabaha kadar sıcaktan ve araba seslerinden uyuyamadık.

 

9.GÜN (10 TEMMUZ C.TESİ-70 km ):  Ses ve güneşten dolayı saat 07.00’de uyandık. Bagajlarımızı yerleştirdikten sonra Salda Gölüne doğru yola koyulduk. Yolda Yarışlı Gölünü geçerek Yarışlı Köyünde mola verdik. Kuraklıktan ve aşırı sulamadan dolayı göl suyunun azaldığını söylediler. Yola devam ederek lavanta tarlasında görüntü aldık. Yola devam ederek Yeşilova İlçesinde yemek yedik ve alışveriş yaptıktan sonra Salda’ya doğru yola koyulduk. Salda’ya vardığımızda çadır kampa yerleştik. Okan’ın arkadaşı Ersoy’da bize katıldı. Salda Gölünün etrafını gezdik. Okan cep telefonunu kayıp etti. Araştırdık fakat bulamadık. Çadır kampa dönerek temizliklerimizi yaptıktan sonra yorgunluğumuzu gidermek için iyi geceler temennisiyle çadırlarımıza çekildik.

 

10.GÜN (11 TEMMUZ PAZAR-120 km): 07.00’de uyandık. Bagajlarımızı Ersoy’un arabaya yerleştirdikten sonra Salda Köyünde kahvaltı yaptık. Enerji yüklendikten sonra leblebi kenti olan Serinkent’e doğru yola koyulduk. Fakat yol dar ve trafik yoğun olduğu için stresli bir yolculuk yaptık. Saat 14.00’de Denizli’ye vardık. AVM de Okan’ın kartını yeniledik. Benim 2. Telefona taktık. Böylece Okan’da iletişime açıldı. Tekrar yola çıkarak sıcak ve nemli bir havada 18.00’de Pamukkale’ye vardık. Travertenler ve hierapolis’i gezdikten sonra saat 20.30’da rezervasyon yaptırdığımız Akkaöy’deki uygulama oteline yerleştik.Oldukça kirlenmiş olan çamaşırlarımzı yıkadık ve temizlik yaptıktan sonra Karahayıt’a çıktık. Oldukça kalabalıktı. Akşam yemeğini yedikten sonra tekrar otelimize döndük. Saat 23.30’da iyi geceler temennisiyle uyku moduna geçtik.

 

11.GÜN (12 TEMMUZ P.TESİ- 100 km): 08.00’de uyandık. Kahvaltımızı yaptıktan sonra bisikletlerimizi hazırladık. Ersoy arkadaşımız memleketi olan Nazilli’ye gideceğinden vedalaştık. Acıgöl’e doğru yol aldık. Güzel ve şirin bir ilçe olan Çardak’ta mola verdik. Enerji depoladıktan sonra Kervansaray’a gittik. Yola devam ederek Acıgöl’e vardık. Gölden deterjan üretiminde kimyasallar üreten fabrikalar bulunuyor. Göl oldukça sığlaşmıştı, oldukça büyük bir alanı beyaz bir örtüyle kaplıyordu. Yola devam ederek Dazkırı ilçesinde öğretmenevine yerleştik. Temizlik, çamaşır derken çay bahçesinde sohbetler ettikten sonra saat 23.00’ de iyi geceler temennisiyle yataklarımıza uzandık.

 

12.GÜN (13 TEMMUZ-SALI-100 km ): 08.00’de uyandık. Bisikletlerimizi hazırladık. Yola devam ederek yumurta üretim merkezi olan Basmakcı İlçesinde mola verdik. Kahvaltı niyetine kavurma yedik. Kertirmede Keçiborlu’ya gitmek için vatandaşlarla sohbet ettik. Fakat hiç kimse önermedi. Biz yine de  dağdan gitmeye karar verdik. Yukarı Beltarla köyünden taşlı dağ yolunu zorlanarak aştıktan sonra inişe geçtik. Gül bahçeleri ile bezeli çok güzel bir köy olan Gülköy’e ulaştık. Köy kahvesinde köylülerle sohbetler ettik. İkramlarda bulundular. Tekrar yola koyularak Keçiborlu’ya ulaştık. Emekli Salih öğretmenle tanıştık. Bizi misafir etmek istedi fakat yola devam etmemiz gerektiğini söyledik. Israrla bize pide ısmarladı. Pidelerimizi teşekkür eşliğinde yedikten sonra Uluborlu’ya doğru yola koyulduk. Fakat karanlıkta ilerlemekte zorlandık. Işıklarımızın şarjı bittiği için Özbahçe köyünde muhtardan izin alarak camii bahçesinde çadırlarımızı kurduk. İyi geceler temennisiyle matlarımıza uzandık.

 

13.GÜN (14 TEMMUZ-ÇARŞAMBA-160 km): 07.30’da uyandık. Çadırlarımızı topladık, bagajlarımızı yerleştirdikten sonra Uluborlu’ya doğru yola koyulduk. Saat 10.00’da Uluborlu’ya ulaştık. Meşhur pidelerinden fırında yaptırdık. Kahvaltıdan sonra Uluborlu’da müze, Alaattin Camii ( Camii imamı ile sohbetler ettik), Bahçe camii ve Uluborlu Kalesini gezdikten sonra kaleden aşağı inerken karşılaştığımız okul personeli bizi çaya davet etti. Okul bahçesine girdiğimizde benim ön lastik aniden patladı. Kahvelerimizi içtikten sonra lastiği tamir ederek Senirkent’e doğru yola çıktık. Uluborlu oldukça şirin, güzel ve tarihi dokusu olan bir ilçemiz. Saat 15.30’da Senirkent’e ulaştık. Çay bahçesinde mola verdik. Yola devam ederek terkedilmiş olan Taşevi Köyü plajında çadırlarımızı kurduk. Okan arkadaşım köyden ihtiyaçlarımızı aldı. Gecenin karanlığında ve sessizliğinde sohbet ederek vakit geçirdik. İyi geceler temennisiyle çadırlarımıza çekildik.

 

14.GÜN (15 TEMMUZ-PERŞEMBE- 85 km): 07.00’de uyandık. Çadırlarımızı topladık, bagajlarımızı yerleştirdikten sonra Yalvaç’a doğru yola koyulduk. 34 km.lik yolu rüzgar nedeniyle 2 saatte alarak Yalvaç’a ulaştık. Kahvaltı salonunda kahvaltımızı yaptıktan sonra müze, devlethan camii, anıt ağacı ziyaret ettik. Yola devam ederek Kuyucak köy kahvesinde öğlen sıcağının geçmesi için mola verdik. Tarihi minarenin fotosunu çektikten sonra Bağkonak beldesini geçerek anayola ulaştık. 12 km tırmanarak Yellibeli (1800 m) geçidini geçerek saat 19.002da Akşehir’e ulaştık. Öğretmenevine yerleştikten ve temizlik yaptıktan sonra akşam yemeği için çarşıya çıktık. Öğretmenevinde düğün olduğu için çarşıda uzun süre takıldık. Saat 23.30’ da iyi uykular temennisiyle yataklara uzandık.

 

15.GÜN (16 TEMMUZ-CUMA-120 km): Akşehir öğretmenevinde 08.00’de uyandık. Kahvaltımızı yaptıktan sonra bagajlarımızı yüklenerek Akşehir müzelerini, arasta çarşıyı, Ulu camiyi gezdikten sonra saat 11.00’de Yunak ilçesine doğru yola koyulduk. Yol düz olmasına rağmen tırtıklı ve dardı. Yunak’ta çay bahçesinde mola verdik. Dinlendikten sonra Polatlı’ya doğru yola devam ettik. Yolda biçercilerin daveti üzerine çay molası verdik. TİGEM’de gece kalabileceğimizi söylediler. Akşam karanlığında dar yolda, yoğun trafikte yol alarak 21.30’da TİGEM’e vardık. Bisiklet turcusu İhsan’la tanıştık, bize yardımcı oldu. Çadırlarımızı kurduk. Saat 24.00’te yorgunluktan iyi geceler temennisiyle matlarımıza yapıştık.

 

16.GÜN (17 TEMMUZ-C.TESİ-110 km): Sabah saat 07.30’da uyanarak çadırlarımızı topladık, bagajlarımızı yerleştirdikten sonra 08.00’de yola koyulduk. Yolun dar ve tırtıklı olması, ayrıca sıcak hava bizi oldukça zorladı. Patlayan ön lastiği tamir ettikten sonra yola devam ederek saat 11.30’da Polatlı’ya vardık. Üç yıl önce yemek yediğimiz lokantada şefin lezzetli yemekleri ile enerji depoladık. Öğretmenevi bahçesinde dinlenerek yorgunluğumuzu giderdik. EGO’ya bisikletlerimizi atarak Ankara’nın trafiğine girmeden ANKARA-GÖLLER BÖLGESİ turumuzu tamamlamanın huzuru ile başka turlarda görüşmek üzere evlerimize gitmek üzere tur arkadaşım Okan’la ayrıldık.