14 TEMMUZ 2017-CUMA-1060. km. (YUSUFELİ)

Saat 08.20’de uyandık. Günlüğümü yazdım, fotoğrafları yükledim. Çadırlarımızı topladık. Bagajlarımızı yüklendik. Polis merkezinin lavabosunda sabah temizliğimizi yaptık. Öneriler üzerine karşıda bulunan kahvaltı dükkânında bomba adı verilen tost türünü yedik. Gerçekten tam bisikletçi işi bomba idi. Artık tüm rampaları çıkarız. Saat 11.00’de Artvin’den ayrılarak Yusufeli’ne doğru yola koyulduk. Deriner Barajına doğru oldukça dik bir yokuşu bombanın etkisi ile tırmandık. Deriner baraj gölüne ulaştıktan sonra Yusufeli’ne kadar baraj gölü kıyısını takip ettik. Tünellerden geçtik. Göl manzarası oldukça güzeldi. Fakat yol zemininin tırtıklı olması bizleri oldukça yıprattı. Okan arkadaşımın oturak kısmı rahatsızlandı, bu durum sürüşünü zorlaştırıyordu. Yol kenarında hiçbir dinlenme tesisi, çeşme v.s. yoktu. Suyumuz bitmiş, açlık baş göstermişti ki yol kenarında bulunan Sargın adlı tünel inşaat şantiyesine girdik. Su almak için izin istedik, çay ve yemek ikramında bulundular. Bu arada İş güvenliği uzmanlarının denetim ve konuşmaları oldu. Sohbet, fotoğraf derken tekrar yola koyulduk. Erzurum-Yusufeli yol ayrımına ulaştıktan sonra 9 km. daha yol alarak akşam saat 18.00’de Yusufeli’ne vardık. Yusufeli’nin rakımı 730 m. Girişte önce Ahalt Mahallesi olduğunu öğrendiğimiz kahvede maden suyu ve çay molası verdik. Kahvedekilerle sohbet ettik. İzin alarak fotoğraflarını çektik. Selahattin Bakırcı, İbrahim Demirci, Sadık Kaya ve diğer sakinlerle vedalaşarak Yusufeli merkezine doğru hareket ettik. Burada bulunan Meslek Yüksek Okulunda görevli bir arkadaşımı ziyarete gittik. Fakat oradaki görevli Adem hocanın 2 saat önce yıllık izin alarak buradan ayrıldığını belirtti. Görevli Mehmet Küçükalkan’la sohbetten sonra çarşıya gitmek için ayrıldık. Öğretmenevi, otel ve pansiyonlarda yer olmadığını belittiler. Daha önce bilgi edindiğimiz Greenpeace adlı çadır kampa yöneldik. Tarifler üzerine kamp yerine ulaştık. Kamp işletmecisi çadır kuracağımız yerleri gösterdi. Bagajlarımızı boşaltarak çadırlarımızı kurduk. İçine yerleştik. Bisikletleri kampta bırakarak akşam yemeği için çarşıya çıktık. Çarşı oldukça hareketli idi. Yusufeli’nde baraj, tünel, şehir merkezinin baraj gölü altında kalması nedeniyle taşınma çalışmaları olması, şehirde kalan misafirlerin sayısını oldukça artırmış, ekonomi canlanmıştı.

Çoruh nehri kıyısındaki lokantada pidelerimizi yiyerek karnımızı doyurduk. Ufak bir alışverişten sonra kampımıza geri döndük. Gün içerisinde kirlenen çamaşırlarımızı yıkadık, banyomuzu yaptıktan sonra günün yorgunluğunu gidermek için iyi geceler temennisi ile günümüzü sonlandırdık.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BATI KARADENİZ BİSİKLET TURU (SİNOP-ZONGULDAK) 464 KM